Mürekkebin lanetine uğrayan sevgili yazar arkadaşlarım;
Şu anda büyük düşleriniz, tiyatro tarihinde köşetaşı olacak oyun fikirleriniz, sinemada bir dönemi kapatıp bir dönemi açacak film projelerinizle bilgisayarınızın başındasınız. Lütfen oradan kalkmayın…
Çok ünlü bir yazara, hayranı olan kadın yanaşmış “Üstad ne büyük bir beyniniz var. Nasıl da yazıyorsunuz...” Üstad gülmüş ve şöyle demiş... “Büyük olan beynim değil, popom oturup yazıyorum...” Oturup yazın arkadaşlar... Yazdıklarınıza tapmayın... Gavur senaristlerin dediği gibi “kıll your babıes”
Yazarlık yolunda ilerlemek bambu yetiştirmeye benzer. Bambu ilk beş sene toprağın altındadır. Çiftçi toprağın altında çürümüş olabileceğini bir an olsun aklına getirmeden sular. Beş yıl dile kolay. Beşinci yılda bir iki santimlik cılız bir ot parçası olarak yüzeye çıkar. İki yıl hiç uzamaz. Ama siz sabırla sulamaya devam edeceksiniz... Sonra ne mi olur? On beş gün içinde beş altı metreye ulaşır. Hepimiz toprağın altındaki o minik tohumu suluyoruz... Sulamaya devam edin. Bilginin beyhudesi yoktur. Nükleer fizikten veterinerliğe kadar her şey ilgi alanınız olmalı... Bilginizle sulayın, sabrınız güneş olsun... Budama zamanı geldiğinde de budayın!!!
Her dönem bazı türler moda olur. Moda olan türleri yazın. Çünkü sizden iyi kimse yazamaz... Ekmek paranızı kazanın... Asıl yazmak istedikleriniz için gerekli olan kağıdı, kalemi, sigarayı ve Rakıyı onun sayesinde alacaksınız. Unutmayın ki, Vivaldi bir yandan saraydaki yetenek özürlü şımarık kızlara keman dersi veriyordu bir yandan da dört mevsimi besteliyordu. Önemli olan dengeyi kurmanız...
YAPMANIZ GEREKENLER
· İyi bir kütüphane kurun çalın, çırpın, satın alın ama kurun (TDK sözlük, Ali Püsküllüoğlu sözlüğü, Felsefe, Sosyoloji, Psikoloji, Osmanlıca, İngilizce, Argo sözlüğü, Atasözleri sözlüğü, deyimler sözlüğü (atasözleri sözlüğüne ben tema ansiklopedisi diyorum)... kısacası iyi bir sözlük bölümünüz olmalı. İşiniz kelimelerle) Psikoloji, Tarih, Sosyoloji, felsefe okuyun
· Mutlaka hergün iki gazete karıştırın. Haftalık bir dergiyi alın. Arşiv yapın.
· İyi bir oyun ve film arşiviniz olsun... Sezen Aksu’unun bir parçasını dinlediğinizde ikinci kez “aaa ben daha önce dinledim ” deyip kapatmıyorsunuz değil mi? Öyleyse bir filmi ya da oyunu en az üç kez seyredebilirsiniz. (Bu geç anladığınız anlamına gelmez )
· Türkçe sözlüğü masanıza koyun. Diğerlerini tuvalete koyabilirsiniz. Yapıbozum maddesini ishalken okumanın ne kadar eğlenceli olduğunu bilemezsiniz.
· Sıradan giyinin. Ne kadar entellektüel olduğunuz bangır bangır bağıran kıyafetlerden, aksesuarlardan kaçının... Yazacağınız insanlardan farklı görünmeyin... İstereniz ava çıkan avcının fark edilmemek için kamuflajı olarak düşünün.
· Hilton’da viskinin kaç para olduğunu da bilin, Ulus’un arka sokaklarında köfte ekmeğin fiyatını da...
· Semt pazarları, dolmuş durakları, genelev, camiiler, devlet daireleri kısacası her yer sizin alanınız. Girin, çıkın... 92’de Ankara’ya geldiğimde Sakarya’da sanatı ve vatanı kurtaranlar vardı. Hala oradalar... Bataklığa düşen taşlar halka yaratmazlar...
· HER GÜN YAZIN İSTERSENİZ YARIM SAYFA!!!!
· Gezin... otostopla, uçakla fark etmez... Gezin ve notlar alın... Yanınızda serçe parmağınız kadar bir kalem, küçük bir bloknot mutlaka olsun. Asla onlarsız adım atmayın... Akıl fikir kutunuz olsun. Büyükçe bir kutuyu alıp salonun bir kenarına koyun küçük kağıtlara bir espri, bir fıkra ya da küçük bir not yazıp atın. Sonra canınız her sıkıldığında tombala oynayın. DADAİST OLMAYIN!!
· Örneğin “Adamın biri hapisten kaçmıştır. Bir eve girer. Evde ölmek üzere olan yaşlı bir adam vardır. Rehine ölürse kendisi de bitecektir. Yaşlı adam öleceğini bildiği için intahar etmek istemektedir” İşte böyle bir not yazıp attığınızı düşünün. İlerde bundan iyi bir komedi çıkabilir. DEMLENMEYE İHTİYACI VARDIR. KUTUNUZA DEMLİK ADINI KOYABİLRSİNİZ.
· Gazetede üçüncü sayfayı didik didik okuyun, kesin ve arşiv yapın. Bazen ilginç bir ilan bile oyun konusu olabilir.
· AŞIK OLUN HER AN HER DAKİKA. AŞK GERÇEK VE TEK YAŞAM ENERJİSİDİR. “AH ULAN LEYLA BANA BUNU YAPMAYACAKTIN” kıvamında değil tabii.
YAPMAMANIZ GEREKENLER
· YAZDIKLARINIZA DEĞİL, YAZMANIN KENDİSİNE AŞIK OLUN.
· HAYAT, ÖLÜM,SANAT, YABANCILAŞMA, SOSYALİZM, HAYATIN SAÇMALIĞI VE BOŞUNALIĞI KONUSUNDA AHKAM KESMEYİN HELE HELE BUNU BİR OYUN KİŞİSİNİN AĞZINDAN SÖYLEMEYİN!!!! SEYİRCİ SİZİN NE KADAR ENTELLEKTÜEL OLDUĞUNUZ GÖRMEYE GELMİYOR.. FELSEFE, SOSYOLOJİ KONUSUNDA OKUDUĞUNUZ HER ŞEYİ OYUNA, SENARYOYA SOKUŞTURMAYA ÇALIŞMAYIN. UNUTMAYIN Kİ, BİLGİ HAZMI ZOR BİR YEMEKTİR... EĞER HAZMEDEMEZSENİZ KAVRAM GEĞİRİR, TEZ YELLENİRSİNİZ...
· AKILLI ADAM AKLINI, DAHA AKILLI ADAM BAŞKALARININ DA AKLINI KULLANIR... FİKRİ ALIN...
· ANLATMAK İSTEDİĞİNİZ ŞEYİ KAHRAMANINIZ DİREKT SÖYLÜYORSA BAŞINIZ DERTTEDİR!!!
· BAŞKALARININ YAZDIKLARINI AŞAĞLAYARAK YÜKSELEMEZSİNİZ. DAHA İYİSİNİ YAPIN. YAPMAYANLARI ÇEKİŞTİRMEK YERİNE YAPANLARI İNCELEYİN. YAPAMAYANLARIN NEDENLERİNİ KEŞFEDİN...
· ASLA ALKOLİK OLMAYIN HER AKŞAM BİR DUBLE RAKI YETER...
· KİMYASALLARDAN UZAK DURUN. OTTUR GÜNAHI YOKTUR AMA OTOBUR DA OLMAYIN...
KAĞDINIZ DÜŞLERİNİZ KADAR AK, MÜREKKEBİNİZ KANINIZ KADAR SICAK OLSUN... FİKRİNİZE BEREKET....
Erkan BİRGÖREN
(yazarının kendi blogundan, bizzat kendisinden izin alınarak, olduğu gibi aktarılmıştır. erkan birgören, düzenli olamamakla birlikte "senaryo nasıl yazılır" , "film ve tv'de yazarlık" gibi konularda ya kola biterse'de yazacaktır)
Şu anda büyük düşleriniz, tiyatro tarihinde köşetaşı olacak oyun fikirleriniz, sinemada bir dönemi kapatıp bir dönemi açacak film projelerinizle bilgisayarınızın başındasınız. Lütfen oradan kalkmayın…
Çok ünlü bir yazara, hayranı olan kadın yanaşmış “Üstad ne büyük bir beyniniz var. Nasıl da yazıyorsunuz...” Üstad gülmüş ve şöyle demiş... “Büyük olan beynim değil, popom oturup yazıyorum...” Oturup yazın arkadaşlar... Yazdıklarınıza tapmayın... Gavur senaristlerin dediği gibi “kıll your babıes”
Yazarlık yolunda ilerlemek bambu yetiştirmeye benzer. Bambu ilk beş sene toprağın altındadır. Çiftçi toprağın altında çürümüş olabileceğini bir an olsun aklına getirmeden sular. Beş yıl dile kolay. Beşinci yılda bir iki santimlik cılız bir ot parçası olarak yüzeye çıkar. İki yıl hiç uzamaz. Ama siz sabırla sulamaya devam edeceksiniz... Sonra ne mi olur? On beş gün içinde beş altı metreye ulaşır. Hepimiz toprağın altındaki o minik tohumu suluyoruz... Sulamaya devam edin. Bilginin beyhudesi yoktur. Nükleer fizikten veterinerliğe kadar her şey ilgi alanınız olmalı... Bilginizle sulayın, sabrınız güneş olsun... Budama zamanı geldiğinde de budayın!!!
Her dönem bazı türler moda olur. Moda olan türleri yazın. Çünkü sizden iyi kimse yazamaz... Ekmek paranızı kazanın... Asıl yazmak istedikleriniz için gerekli olan kağıdı, kalemi, sigarayı ve Rakıyı onun sayesinde alacaksınız. Unutmayın ki, Vivaldi bir yandan saraydaki yetenek özürlü şımarık kızlara keman dersi veriyordu bir yandan da dört mevsimi besteliyordu. Önemli olan dengeyi kurmanız...
YAPMANIZ GEREKENLER
· İyi bir kütüphane kurun çalın, çırpın, satın alın ama kurun (TDK sözlük, Ali Püsküllüoğlu sözlüğü, Felsefe, Sosyoloji, Psikoloji, Osmanlıca, İngilizce, Argo sözlüğü, Atasözleri sözlüğü, deyimler sözlüğü (atasözleri sözlüğüne ben tema ansiklopedisi diyorum)... kısacası iyi bir sözlük bölümünüz olmalı. İşiniz kelimelerle) Psikoloji, Tarih, Sosyoloji, felsefe okuyun
· Mutlaka hergün iki gazete karıştırın. Haftalık bir dergiyi alın. Arşiv yapın.
· İyi bir oyun ve film arşiviniz olsun... Sezen Aksu’unun bir parçasını dinlediğinizde ikinci kez “aaa ben daha önce dinledim ” deyip kapatmıyorsunuz değil mi? Öyleyse bir filmi ya da oyunu en az üç kez seyredebilirsiniz. (Bu geç anladığınız anlamına gelmez )
· Türkçe sözlüğü masanıza koyun. Diğerlerini tuvalete koyabilirsiniz. Yapıbozum maddesini ishalken okumanın ne kadar eğlenceli olduğunu bilemezsiniz.
· Sıradan giyinin. Ne kadar entellektüel olduğunuz bangır bangır bağıran kıyafetlerden, aksesuarlardan kaçının... Yazacağınız insanlardan farklı görünmeyin... İstereniz ava çıkan avcının fark edilmemek için kamuflajı olarak düşünün.
· Hilton’da viskinin kaç para olduğunu da bilin, Ulus’un arka sokaklarında köfte ekmeğin fiyatını da...
· Semt pazarları, dolmuş durakları, genelev, camiiler, devlet daireleri kısacası her yer sizin alanınız. Girin, çıkın... 92’de Ankara’ya geldiğimde Sakarya’da sanatı ve vatanı kurtaranlar vardı. Hala oradalar... Bataklığa düşen taşlar halka yaratmazlar...
· HER GÜN YAZIN İSTERSENİZ YARIM SAYFA!!!!
· Gezin... otostopla, uçakla fark etmez... Gezin ve notlar alın... Yanınızda serçe parmağınız kadar bir kalem, küçük bir bloknot mutlaka olsun. Asla onlarsız adım atmayın... Akıl fikir kutunuz olsun. Büyükçe bir kutuyu alıp salonun bir kenarına koyun küçük kağıtlara bir espri, bir fıkra ya da küçük bir not yazıp atın. Sonra canınız her sıkıldığında tombala oynayın. DADAİST OLMAYIN!!
· Örneğin “Adamın biri hapisten kaçmıştır. Bir eve girer. Evde ölmek üzere olan yaşlı bir adam vardır. Rehine ölürse kendisi de bitecektir. Yaşlı adam öleceğini bildiği için intahar etmek istemektedir” İşte böyle bir not yazıp attığınızı düşünün. İlerde bundan iyi bir komedi çıkabilir. DEMLENMEYE İHTİYACI VARDIR. KUTUNUZA DEMLİK ADINI KOYABİLRSİNİZ.
· Gazetede üçüncü sayfayı didik didik okuyun, kesin ve arşiv yapın. Bazen ilginç bir ilan bile oyun konusu olabilir.
· AŞIK OLUN HER AN HER DAKİKA. AŞK GERÇEK VE TEK YAŞAM ENERJİSİDİR. “AH ULAN LEYLA BANA BUNU YAPMAYACAKTIN” kıvamında değil tabii.
YAPMAMANIZ GEREKENLER
· YAZDIKLARINIZA DEĞİL, YAZMANIN KENDİSİNE AŞIK OLUN.
· HAYAT, ÖLÜM,SANAT, YABANCILAŞMA, SOSYALİZM, HAYATIN SAÇMALIĞI VE BOŞUNALIĞI KONUSUNDA AHKAM KESMEYİN HELE HELE BUNU BİR OYUN KİŞİSİNİN AĞZINDAN SÖYLEMEYİN!!!! SEYİRCİ SİZİN NE KADAR ENTELLEKTÜEL OLDUĞUNUZ GÖRMEYE GELMİYOR.. FELSEFE, SOSYOLOJİ KONUSUNDA OKUDUĞUNUZ HER ŞEYİ OYUNA, SENARYOYA SOKUŞTURMAYA ÇALIŞMAYIN. UNUTMAYIN Kİ, BİLGİ HAZMI ZOR BİR YEMEKTİR... EĞER HAZMEDEMEZSENİZ KAVRAM GEĞİRİR, TEZ YELLENİRSİNİZ...
· AKILLI ADAM AKLINI, DAHA AKILLI ADAM BAŞKALARININ DA AKLINI KULLANIR... FİKRİ ALIN...
· ANLATMAK İSTEDİĞİNİZ ŞEYİ KAHRAMANINIZ DİREKT SÖYLÜYORSA BAŞINIZ DERTTEDİR!!!
· BAŞKALARININ YAZDIKLARINI AŞAĞLAYARAK YÜKSELEMEZSİNİZ. DAHA İYİSİNİ YAPIN. YAPMAYANLARI ÇEKİŞTİRMEK YERİNE YAPANLARI İNCELEYİN. YAPAMAYANLARIN NEDENLERİNİ KEŞFEDİN...
· ASLA ALKOLİK OLMAYIN HER AKŞAM BİR DUBLE RAKI YETER...
· KİMYASALLARDAN UZAK DURUN. OTTUR GÜNAHI YOKTUR AMA OTOBUR DA OLMAYIN...
KAĞDINIZ DÜŞLERİNİZ KADAR AK, MÜREKKEBİNİZ KANINIZ KADAR SICAK OLSUN... FİKRİNİZE BEREKET....
Erkan BİRGÖREN
(yazarının kendi blogundan, bizzat kendisinden izin alınarak, olduğu gibi aktarılmıştır. erkan birgören, düzenli olamamakla birlikte "senaryo nasıl yazılır" , "film ve tv'de yazarlık" gibi konularda ya kola biterse'de yazacaktır)
0 y o r u m :: mürekkebin lanetine uğrayan sevgili yazar arkadaşlarım
Yorum Gönder