Seslerin belasına garkolan müzikçi gençler!

Seslerin belasına garkolan müzikçi gençler!

Müzik yapmak çok güzel bir şeydir. Herkes müzik yapabilir. Belki de siz bir Mozart’sınız. Kimbilir? Ben mi bilicem, sen bilicen. Git bil ulan ne olduğunu dürzü!!! Ah! Pardon, dalmışım. Müzik ne güzel di mi? Evet, belki de siz dünyaya barışı getirecek, nesli tükenmekte olan Afrika eşek maymununun düzüşme motivasyonunu artıracak ve çocuk taklidi yapan embesil kızların intihar etmesini sağlayacak müziği besteleyeceksiniz. Kimbilir, sen bil dedim!!!
Müzisyenlik yolunda yolcu olmak topluluk içinde sessizce bırtlamaya benzer. Öncelikle sessiz çıkardığınız için kendinizi kutlarsınız. Sonra “İçimde kanser olacağına götümde konser olsun.” Lafzını hatırlayıp (Tabi eğer bu lafı biliyorsanız, artık biliyonuz) kıkırdarsınız. Sonra derin bir şüphe içinizi kemirmeye başlar. O malum, acaip heyecanlı adrenalin fırtınası…kokacak mı? Aboooooooow!!! Heyecanlı bir bekleyiş ve evet, ooooy yeeeaaaaa kokarsa heyecan 2 kat artacak. En güçlü oyunculuğunuzla götünüzden habersizmiş gibi davranmak, kim osurdu lan? Der gibi bakınmak, bunlar hep heyecanlı şeyler. Hayat ne güzel di mi? Hey gidi günler…
Belki müziklerinizi bu günlerde kimse dinlemiyor olabilir ama paniğe kapılmayın. Müzik yapın. Müziğinizle içinizdeki tarlayı sürün, sonra budayın. Büyük ihtimalle yaptığınız müziği kimse dinlemeyecek. Siz ölünce de yaptığınız müziği kaydettiğiniz harddisci piçin teki silecek. Olsun, unutmayın Oğuz Atay’da Tutunamayanlar’ı yazarken Tutunamayanlar’ı yazıyordu, nabbbeeeerrrr!!!

YAPMANIZ GEREKENLER
İyi bir kütüphane kurun, bolca okuyun. Unutmayın ki yaptığınız müziği asla ve hiçbir zaman kimse dinlemeyecek. Siz bilirsiniz, gene de yapın, bana ne, peh!
Bir çalgı çalmayı öğrenin. Müzik yapmak için iyi bir fikir olabilir. Sezen Aksu’ya bakın mesela, karı hiçbir çalgıyı çalmasını bilmiyor. Teybe kaydediyor, işi bitiriyor. Bu internet denen şey halka açık olmasaydı ne yazacağımı ben bilirdim.
Olabildiğince garip giyinin ve davranın. Müziğiniz nasılsa bi boka yaramayacak bari değişik bi tip gibi görünerek sevgili falan yaparsınız kendinize.
Gerçi sevgili yapmak ta ayrı dert. Neden mi? Soruyo musun cidden? Eğer soruyorsan ya müzik yapmamışsın ya da sevgilin olmamış demektir. Şimdi bu sevgili denen şey, ilgi ister, zaman ister, kapris yapar orospu. Ulan senle mi ilgileneyim, müzik mi yapayım gerizekalı? Karışık bir konu vesselâm…
Bir ilk bahar sabahı, güneşle uyandın mı hiç?
Naber?
Şşş! Bana bak!
Alooooo!!!


(Kendi hasta dimağımdan, bizzat kendime danışarak olduğu gibi aktardım. Var mı bi problem? Her kim olursa olsun, ne kadar doğru söylerse söylesin, çok ayrıntılı, şunu yap, bunu yapma durumları bende bit yapıyor. Kaşınıyorum. Hikayede adı geçmeyen kişi ve kuruluşlar gerçek hayatta karşınıza çıkabilir. Siz akıllı olun, benim gibi itlik yapmayın)

0 y o r u m :: Seslerin belasına garkolan müzikçi gençler!

Yorum Gönder