İÇBÜKEY YAN(IL)sıMA (ek: 2)

adımları gittikçe yavaşlarken,
dolanıyor elleri tüm bedenine
ve usul usul
işiyor üstüne sıcak bir tazyikle;
gri bir cüppeyi andıran pardösüsü
parçalanarak
eriyip gidiyor üzerinden.

çırılçıplak kalan vücudundan
sarı bir buhar yükseliyor
ve yakıcı idrar kokusu karışıyor,
cüretkar cesaretinin içine !


“ şimdi anlıyor musun?
gördün mü plasentayı;
dengede duruyor
sopası ile,
göbek bağının üzerinde … ”


bir yandan, kabullenilmiş bir korku
sinmiş içine,
ama hala kafa tutuyor inkarın gerekliliğine.

işte şimdi gördü,
kaygılı adımlarının onu sürüklediği
devasa kapıyı …
çevresini saran uzun tüylerin örtmeye çalıştığı,
dikey olarak duran dev dudakları.
istemsiz bir ereksi yon yakaladı bedenini aniden
ve sertleşti.
kıstı gözlerini,
uzandı ve araladı kadife yumuşaklığında ki ağzı.
önce başını uzatıp baktı yavaşça
ve ardında bırakmadan aynasını,
girdi içine
sivrilmiş ihtirası ile …

vıcık vıcık bir sıcaklık dolanıverdi tüm bedenine,
irkildi ve aynı anda boğuk bir inilti kurtuldu gırtlağından.

ıslaktı,
tuhaftı
ve farklıydı
görülebilenler
nispeten aydınlıktı;
ancak bir mum ışığı kadar.


“ fark ettin mi?
kovalar dolusu sinek pisliği
taşıyan adamı.
hiçbir zaman izin verilmedi,
duvarı sıvamasına …

lâkin
bir güvercinin kanatlarına sahipti;
kovalar dolusu sıçabilen
o sinek de ! ”

(Devam Esecek)

birinci bölüm burada
ikinci bölüm burada
üçüncü bölüm burada

0 y o r u m :: İÇBÜKEY YAN(IL)sıMA (ek: 2)

Yorum Gönder